Hastalık – korkusu

Hastalık korkusu, bir kişinin hastalık veya sağlık sorunları hakkında aşırı endişeli veya korkulu hissettiği bir durumu ifade eder. Bu korku, hipokondriya olarak da adlandırılabilir ve kişinin kendisini veya başkalarını hasta olma, hastalık kapma veya sağlık sorunları yaşama konusundaki aşırı kaygılarına dayanır.

Hastalık korkusu, kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Bu korku, aşağıdaki belirtilerle kendini gösterebilir:

1. Sürekli Endişe: Kişi sürekli olarak sağlık durumuyla ilgili endişeler taşır. Herhangi bir belirti veya semptomü ciddi bir hastalığın belirtisi olarak yanlış yorumlayabilir.

2. Sık Doktora Gitme: Hastalık korkusu yaşayan kişiler, belirli bir sağlık sorunu hakkında teşhis aramak için sık sık doktora gidebilirler. Bu, „doktor alışverişi“ olarak adlandırılabilir.

3. Belirli Hastalık Odaklı İnternet Araştırmaları: Kişi, hastalık korkusunun odaklandığı belirli bir sağlık sorunu hakkında sürekli olarak internet araştırmaları yapabilir. Bu, internet üzerinde „kendini teşhis etme“ davranışına yol açabilir.

4. Psikosomatik Semptomlar: Hastalık korkusu yaşayan kişiler, sürekli stres ve endişeden kaynaklanan fiziksel semptomlar yaşayabilirler. Bu semptomlar, baş ağrısı, mide rahatsızlığı veya kas gerginliği gibi olabilir.

5. Kişisel ve Sosyal İzolasyon: Hastalık korkusu yaşayan kişiler, toplumsal etkileşimlerini kısıtlayabilirler. Hastalığı bulaştırma endişesi nedeniyle hasta kişilere yaklaşmaktan kaçınabilirler.

Hastalık korkusu, ruh sağlığı profesyonelleri tarafından tedavi edilebilen bir durumdur. Kognitif davranışçı terapi (KDT) gibi terapi türleri, hastalık korkusuyla başa çıkmak için kullanılabilir. Terapi, kişinin yanlış inançlarını tanımasına ve değiştirmesine yardımcı olabilir ve kaygı düzeyini azaltabilir. İlaç tedavisi, semptomların hafifletilmesine yardımcı olabilir, ancak bu genellikle terapiyle birlikte kullanılır. Tedavi, kişinin günlük yaşamını ve yaşam kalitesini iyileştirmeye yöneliktir.