„Beyin eksikliği“ terimi genellikle bir bireyin doğuştan gelen veya yaşamının erken bir aşamasında meydana gelen beyin gelişiminin anormalliklerini veya eksikliklerini tanımlamak için kullanılır. Bu, bir bireyin bilişsel, fiziksel ve davranışsal yeteneklerini etkileyebilir ve genellikle yaşam boyu destek ve tedavi gerektirir.
Beyin eksikliği, genellikle belirli bir sendromun, genetik bozukluğun veya doğum öncesi veya doğum sırasında meydana gelen bir hasarın parçasıdır. Örneğin, mikrosefali, bir bireyin beyninin normalden daha küçük olmasını ve bu nedenle genellikle zihinsel yeteneklerin sınırlı olmasını içerir. Diğer bir örnek, hidranensefali, bu durumda beyin büyük ölçüde sıvı dolu boşluklarla doldurulmuştur ve beyin dokusu büyük ölçüde eksiktir.
Beyin eksikliği teşhisi genellikle doğum öncesi veya erken yaşam döneminde, genellikle bir dizi tıbbi görüntüleme testi (ultrason, MR, CT taraması vb.) ve nörolojik değerlendirme ile konulur.
Tedavi genellikle eksikliğin seviyesine, bireyin belirli ihtiyaçlarına ve altta yatan duruma bağlıdır. Bu, genellikle bir dizi terapiyi içerir, fiziksel terapi, mesleki terapi, dil ve konuşma terapisi, eğitim hizmetleri ve diğer destek hizmetleri gibi. Bazı durumlarda, ilaçlar veya cerrahi prosedürler de gerekebilir.
Beyin eksikliği olan bir bireyin yaşam beklentisi ve yaşam kalitesi, eksikliğin şiddetine, altta yatan duruma ve alınan tedaviye bağlıdır. Ancak, erken müdahale ve yaşam boyu destekle, bu bireyler genellikle belirli becerileri öğrenebilir ve anlamlı ve tatmin edici bir yaşam sürebilirler.