Nörotoksinler veya sinir zehirleri, özellikle sinir hücreleri veya sinir dokusu üzerinde etkili olan zehirli maddelerdir.
Bu maddeler öncelikle, zar proteinlerini ve iyon kanallarındaki etkileşimleri bozarlar.
Hayvanlar aleminde nörotoksinler çoğunlukla hayvanların, omurgalılara karşı savunma sistemlerinde veya avlanma zehirleri olarak kullanılır.
Nörotoksinler çoğunlukla kimyasal kökenlidir. Bununla birlikte, radyasyon ve ultrason sinir hücresi bozukluklarına da neden olabilir.
Uygulamada bilinen en önemli nörotoksinler alkol, kafein ve nikotindir.
Sinir hücrelerinin anahtarlama noktalarında (sinapslar) uyarım iletimi sırasında haberci madde olarak salınan ve böylece belirli engelleyici veya uyarıcı etkilere neden olan kimyasal maddeler.
Bunlar, iki nöron arasındaki sinapslarda kimyasal sinyal iletimi işlemi için var olan taşıyıcılardır.
Sinir hücrelerinin temas noktaları, sinapslar yoluyla bir sinir hücresinden diğerine bilgi aktaran endojen, biyokimyasal habercilerdir. Bunlar, sinirlerin ucunda uyarmanın iletilmesini sağlayan kimyasal maddelerdir. Sinaps içine giren elektriksel uyarılar (aksiyon potansiyelleri) haberci maddelerin depolama yerlerinden, sinaptik veziküllerden salınmasına neden olur. Bu ekzositoz (hücre içinde sitozol içindeki veziküllerin hücre zarıyla kaynaştığı ve böylece içinde depolanan maddeleri serbest bıraktığı özel bir kitle taşınması) yoluyla gerçekleşir.
Vezikül zarının presinaptik membran ile füzyonu, verici molekülleri sinaptik yarıklara (iki sinir hücresi arasındaki boşluk) getirir ve postsinaptik nöronun reseptörlerine yayılır.
Serbest bırakıldıktan sonra nörotransmitterler çeşitli şekillerde devre dışı bırakılır ve / veya parçalanır.
En iyi bilinen nörotransmitterler, norepinefrin, asetilkolin, dopamin ve serotonindir. Nörotransmitterlerin etkileri genellikle nöromodülatörler olarak adlandırılan diğer maddeler tarafından modüle edilir.
Çok sayıda alınan ilaç ve toksik maddeler, bu maddelerin salınımını veya inhibisyonunu etkileyerek organların çalışmalarını olumlu yada olumsuz şekilde etkiler.
Sinir hücrelerinin anahtarlama noktalarında – sinapslar – uyarmanın iletilmesinde haberci madde olarak salınan ve böylece belirli engelleyici veya uyarıcı etkilere neden olan kimyasal maddeler.
Sinir hücrelerinin anahtarlama noktalarında (sinapslar) uyarım iletimi sırasında haberci madde olarak salınan ve böylece belirli engelleyici veya uyarıcı etkilere neden olan kimyasal maddeler.
Sinir hücrelerine etki eden.
Sinir aksonlarının içinde uzanan çok hassas tübüller.
Otonom sinir sisteminin organ bozukluklarına bağlı olarak zarar görmesi.
Nöroz nöropsikolojik bir rahatsızlıktır.
Mevcut görüşe göre, nöroz daha uzun süreli olan ve gelişim sürecinde ortaya çıkan genel bir psikolojik davranış bozukluğudur. Bu tür teşhisleri doğrulamak için, suistimal gibi organik bozukluklar dışlanmalıdır. Nöroz, kendine özgü davranış bozukluklarını kontrol edemez, ancak acılarının farkındadır ve nedenlerini araştırabilir.
Obsesif kompulsif bozukluklar (örneğin zorunlu yıkama isteği), histeri, fobiler (örneğin Sosyofobi), anksiyete bozuklukları, şizoid ve paranoit bozuklukları nörozun sınıfları arasında sayılır.
Nörozu psikozdan ayırt etmek için ayırıcı bir tanı kriteri olarak, nevrotikler yaşadıkları kısıtlamaları kendi içlerinden kaynaklanan bir durum olarak tanıyabilirken, psikozdan etkilenenler yaşadıkları ve başetmekte zorlandıkları iç durumlarını (ses işitme ve benzerleri) çevredeki gerçeklikten ayırt edemezler.
Norpseudoephedrine veya Katin bir alkaloiddir. Kimyasal olarak bir amfetamin olduğundan uyarıcı özelliklere sahip psikoaktif ilaçlar gurubuna dahil edilir.
Bu madde, efedra bitkisinde ortaya çıkar, ancak Doğu Afrika ülkelerinde yüksek rakımlarda bulunan Kath çalısının yapraklarından da elde edilir.
Katin içeren ilaçlar reçete edilirken, maddenin yüksek bağımlılığık potansiyeli dikkate alınmalıdır.